MARDİN’İN AMERİKALI MİSYONERİ

(Bu yazı 13 Şubat 2022’de LENTO Dergisi’nde yayımlanmıştır)

Savaş yılları büyük acıların çekildiği yıllar olduğu kadar büyük fedakarlıkların gösterildiği zamanlardır. 

Amerikalı doktor Daniel Morrison Thom’un Osmanlı topraklarına ayak bastığı yıllar öyle zamanlardı.

Doktor Thom, Protestan Bord misyonunun bir üyesi olarak Mardin’e 14 Kasım 1874’te geldiğinde şehirde bir Amerikan varlığının temelleri atılmış durumdaydı. Şehrin girişindeki Mişkinkapı (Diyarbakırkapı) bölgesinde bir Amerikan hastanesi, iki Amerikan yatılı okulu ve bir pansiyon açılmıştı. Doktor Thom bir tıbbi misyoner olarak Mardin halkına hizmet vermeye başladı.

Profesör İlber Ortaylı’dan öğrendiğimize göre Mardin Amerikan Kız Okulu’nun açılış tarihi 1864’tür. Yine aynı bölgede Amerikan Erkek Okulu da vardı ve o tarihteki öğrenci sayısı 37 idi. Ama şehrin ve bölgenin kaderine en büyük etkiyi yapacak olan Amerikan Hastanesi’nin açılışı 1880 yılına denk gelir. Dr.Morrison Thom’un asıl görev yeri Amerikan hastanesiydi ve hastalarını bizzat burada muayene edecekti. [1]

Osmanlı İmparatorluğu’nda ilk Protestan mektebi 1824’te Beyrut’ta açılmış ve 1886’ya kadar bu sayı 400’e ulaşmıştı. Okulların yanında hastane, dispanser ve yurt gibi sosyal tesisler de bulunuyordu. Bu okullar daha çok Suriye, Lübnan, Filistin, Çukurova, Mezopotamya bölgesindeydi. Dünya tarihine kıyasla yeni bir devlet sayılan ABD, Protestan okullarına destek vererek hem bölgedeki Hıristiyanlar üzerinde söz sahibi olmayı ve hem de yardım faaliyetlerle yerli halkın gözünde itibar kazanmayı amaçlıyordu.

Dr.Thom’un Mardin’e geldiği yıllarda bölgede en çok görülen hastalıklar temiz suyun kıt olması nedeniyle  kanlı ishal, difteri ve tifüs gibi bulaşıcı ve öldürücü hastalıklardı. Kadınlarda ise doğuma bağlı enfeksiyonlar, kanama ve diğer başka hastalıklar vardı. Hastanede kadınlar için ayrı bir koğuş vardı ve Dr.Thom ekibiyle birlikte sadece Mardin ve çevresinden değil, Diyarbakır ve Harput’tan gelen hastalara da bakıyordu. Hastanede küçük ameliyatlar yapılabiliyordu ama daha büyük vakalarda Dr.Thom çaresiz kalıyordu.

Amerikan hastanesine gösterilen yoğun ilgi karşısında Dr.Thom hastanenin büyütülmesine karar verdi ve Amerikan misyon temsilciliğinin girişimiyle Osmanlı Devleti buna izin verdi. Babıali, Protestanlığı bir mezhep olarak resmen tanımıştı ve Mardin’deki okul ve hastanenin açılması hemen bu kararın ertesinde gerçekleşmişti.

Mardin’deki Amerikan Hastanesi 1911 yılında genişletildi ve oda sayısı arttı. Binanın üst katında ameliyathane, pansuman odası, hemşire odası ve kadınlar koğuşu, alt katta ise büyükçe bir erkekler koğuşu, kiler, mutfak ve Dr.Thom’un odası bulunuyordu. Binanın girişine bir eczane açıldı. Böylece hastalar hem tedavi olabiliyor ve hem de ilaçlarını ücretsiz olarak temin edebiliyordu. [2]

Doktor Thom Mardin’de tam 40 yıl kaldı. Arapçayı anadili gibi öğrendi ve yerel halkla daha rahat iletişim kurdu. Herkes tarafından sevilen bir kişi haline geldi. Misyoner olarak geldiği topraklarda gerçek bir Mardinli gibi yaşadı. Kentin kadim tarihine hayrandı ve fırsat bulduğu zamanlarda atla gezintiye çıkar, yakın köylere giderdi. Bugün Mardin’de yaşayan binlerce kişinin iki kuşak önce yaşamış büyükanne ve büyükdedeleri, muhtemeleldir ki hayatlarını bu hastaneye ve Dr.Thom’a borçludurlar.

Bölgenin tüm huzurunu bozan Birinci Dünya Savaşı ve bir yıl sonra alınan tehcir kararı Dr.Thom ve şehirdeki Protestan azınlık için karanlık günlerin başlangıcıydı.

Bölgedeki gayrimüslim nüfusunu azaltmak için önlemler almaya karar veren devlet, tehcir kararı doğrultusunda Dr.Thom’un ve tüm Bord misyonunun Mardin’den ayrılmasını istedi. Ancak Dr.Thom Türkiye’ye öylesine bağlanmıştı ki ülkesine dönmek yerine eşini alarak Sivas’a gitti ve orada gayriresmi olarak hizmet vermeye devam etti. Yeniden Mardin’e dönmeyi umut ediyordu.  

Ancak tifüs mikrobu kaptı.

8 Kasım 1915’te öldüğünde 70 yaşındaydı. 

Doktor Thom’un Sivas’taki mezarının nerede olduğu bilinmiyor. Yıllar önce misyoner olarak gelip bizden biri olan bu iyiliksever insanın onurlandırılması tüm sağlık çalışanları için bir gurur kaynağı olacaktır.

Belki günü birinde gerçekleşir. 


[1] Prof.Dr. İlber Ortaylı “Osmanlı İmparatorluğu’nda Amerikan Okulları Üzerine Bazı Gözlemler” Amme İdaresi Dergisi. Sayı 3 Cilt 14. s.87. Ankara. 1981   

[2] Dr. İdris Yücel. Hacettepe Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü doktora tezi. 2011